2021 Türkiye'si Ne Alemde

Ozan Sezer

2021 Türkiye'si Ne Alemde?
 
Koskoca bir yılı geride bıraktık öyle bir yıl ki yıkıcı afetlerin ardı arkası kesilmiyen, felaketleri peş peşe sürüp gelen. Bir yıl geçirdik ki tüm dünyayı etkisi altına alan bir virüsün gölgesinde; denetimler, yasaklar ve tedbirler eşliğinde, tam tamına 365 günü ardımızda bıraktık, korkak, ürkek ve tedirgin bir şekilde.
Geçtiğimiz yıl dünya ve ülkemiz açısından hayli zor süreçler yaşanan bir yıl olmuştu felaketler yılı olarak adlandırılan 2020 yılı isminin hakkını sonuna kadar vermiş kötü şöhretini neredeyse her gününde özenle hissetirmişti. Dünya genelinde yaşanan orman yangınları, volkanik patlamalar, sel taşkınları, terörizm artışı, göçmen mağduriyetleri ve korona virüs işte geçen seneden aklımızda kalanlar bunlar, ne yazık ki felaketler silsilesinden oluşuyor. 
Dünya genelini bir çok ülke bu yaralardan muzdarip bir halde sızlanıp duruyorken ülkemizdeki durum ne haldeydi peki? Hiç duraksamadan bir yoklayalım. Yeni yıla henüz girmişken yaşanan çığ afeti ve yitirilen onca can hemen akabinde depremler, sel taşkınları ve  orman yangınları. Hafızalarımızda yer edindiği kadarıyla doğal afet diye nitelendirebileceğimiz canımızı çokca sıkan hadiseler ancak koca bir yılın tüm sıkıntısını doğal afetlere yüklenip sıyrılmak doğru olur mu? Tabi ki hayır bir düşünelim siyasi ilişkilerimiz ne durumdaydı, iç ve dış politikalarımızda etkin roller oynandı mı? Ülkede ki refah seviyesi ne durumdaydı? Ülke ekonomisi ne durumdaydı? Eflasyon ve alım gücü ne haldeydi? Halk çarşıdan eve geldiğinde torbalarını doldurabiliyor muydu? Fiyat artışları ve çeşitli zamlar cüzdanlarımızı yakıyor muydu? 2020'de vuku bulan Korona Virüs ülkemizde baş gösterdiğinde ülkemiz genelinde ne gibi önlemler alındı,ne tür hizmetler sağlandı,hastalıkla mücadelede başarılı bir süreç izlendi mi? Pandemi destek paketleri sağlandı mı? Pandemi süreci eğitime ne şekilde etki etti? Esnaf mağdur oldu mu? Olduysa mağduriyetleri giderildi mi? İşte tüm bunlar ise doğal sayılmayacak cinsten afetlerdi cevaplarını sizlere bıraktığım bu sorulara iç açıcı cevaplar verebilecek kadar iyimser olduğunuzu varsayıyorum ve devam ediyorum sizler bu sorulara cevaplar verirken yeni bir soru daha yönlendiriyorum sizce 2021 Türkiye'si ne alemde? 
2021 Türkiye'si ne Alemdeydi hep beraber bir gözatalım. 
Felaketler yılını ardımızda bırakmışken yeni bir yıla iyi dilek isteklerimizle merhaba dedik, belki sokaklara çıkıp doyasıya eğlenip yılbaşı partilerine katılamadık ama gece yarısı geri sayımından mahrum da kalmadık.Sağlık, para, huzur, mutluluk, aşk, iş, okul gibi isteklerimizi ard arda sıralamışken kaderin bizler için hazırladığı planlardan bir haberdik, tüm iyi dileklerimizi bir yana bırakıp ülkemizdeki mevcut durumun bizler için neler hazırladığına şöyle bir göz gezdirelim. Ülkemizde yaşanan 2020 yılı felaketlerini dile getirdik, çoğu doğal afetlerin meydana getirdiği tahribatlardan ve virüsten oluşuyordu 2020 yılı Türkiye'sinde virüse karşı alınan tebirler yeterli sayılırdı ancak kısıtlamalar gevşetildi hastalık iyiden iyiye yayılı verdi peki 2021 yılı Türkiye'sinde hastalığa dur diyebilecek miyiz? 
Tahribatlarla dolu bir yıl demiştik neydi bu tahribatlar bir tanesi deprem, depremler engellebilir miydi? Elbette hayır fakat deprem kuşağında yer alan bir ülke deprem için tebirler alabilir miydi? Pek tabi evet 2020 yılında yaşanan depremler alınmayan önlemlerin doğurduğu sonuçları gözler önüne serdi 2021 Türkiye'sinde deprem karşıtı önlemler anlınıyor mu? 
Neydi bu tahribatlar bir tanesi sel, yaşanacak herhangi bir sel felaketine engel olunabilir mi? Elbette hayır peki önlem alınabilir mi? Elbette alınabilir. 2020 yılında yaşanan sel felaketlerinde alt yapı yetersizliği, şehir ve çevre planması yanlışlıkları, ağaçlandırma yetersizliğinin doğurduğu sonuçlara hep beraber şahit olduk peki 2021 yılı Türkiye'sinde yaşanacak olası sel faciaları için gerekli çalışmalara başlanıp önlemler alınıyor mu? 
Neydi bu tahribatlar bir tanesi orman yangınları, çoğu zaman bir sigara izmaritinin, cam parçacıkların, iyi biçimde söndürülmeyen mangal ateşlerinin sebeb olduğu bu orman yangınlarının önlenebilmesi için toplum bilinçlendirilmesi şart doğaya saygı eğitimin her alanında yer almalı, insanlarımıza çevre duyarlılığı kazandırılmalı, pervasızca yapılan çevre kirliliği; ufacık izmaritin, cam şişelerin, mangal ateşinin doğurabileceği sonuçlar ortada peki 2021 yılı Türkiye'sinde insanlarımız doğaya saygı gösterip çok daha duyarlı olabilecekler mi? (Bizler toplum ve bireyler olarak üzerimize düşen duyarlılık olgusuyla hareket edelim de nedeni belirlenemeyen yangınlardan sonra kül olmuş alanlara otel inşaa edenler vicdanlarını sorgulasınlar) 
Neydi bu tahribatlar, bu tahribatlar saymakla bitmez uzar da gider 2020 Türkiye'sinde çokca vardı hepside önlebilecek türden şeyler önlemleri alınırsa eğer. Doğal afetleri sorumlu tuttuğumuz felaketler görülen o ki tüm sorumlulukları bizlere yüklemiş bizler sorumsuzca davrandıkca altlarında kalmışız demek.Tüm bir yılın doğal afetlerden dolayı mahvolmamış olduğu apacık ortada imhalkarlıklar ve alınmayan önlemler bu gerçeğide gözler önüne sermiş oldu. 
Yeni yılın ocak ayını ardımızda bıraktık bahsettiğimiz tahribatlardan hiç biri henüz vuku bulmadı 2020 yılının kötü şöhretini geride mi bırakıyoruz diye sevinirken ülkede kuraklık söylentileri yayılmaya başlıyor, baraj sularının çekilmesi insanlar arasında tedirginlik kat sayısını arttırmaya neden olmuştu neyse ki iklim şartlarının olumlu yönde ilerlemesi yüreğimize su serpiyor ve kuraklık söylentilerini de ardımızda bırakıyoruz,geçtiğimiz yılın felaketlerini ardımızda bıraktık bırakıyoruz derken 2021 yılı Türkiye'sinin ilk aylarında  yaşanan ve ülkemiz gündemine bomba gibi düşen boğaziçi hadiseleri başlıyordu ülke içerisinde ciddi bir kutuplaşmaya neden olan bu olaylar aynı zamanda ülke içerisinde fikir hürriyetinin ne denli umursanmadığını gözler önüne seriyordu.
Bir yıla girdik hemde öyle bir yıl ki geçtiğimiz yılları arattıran cinsten bir yıl öyle bir yıl ki geçim sıkıntısının, işsizliğin, pahalılığın en yüksek noktalarına ulaştığı bir yıl, öyle bir yıl ki kadına şiddet olayların artışlarının tavan noktasına ulaştığı, adaletsizliğin kol gezdiği, adam kayırmanın normalize edildiği, liyakatin tükendiği bir yıl, öyle bir yıl ki tarihi değerlerin tahrip edildiği, doğa katliamın yasallaştırıldığı bir yıl öyle bir yıl ki sahi ne yılı diyorduk ha evet 2021 yılı 2021 yılı Türkiye'si ne alemde diyorduk değil mi? 
Sizce ne alemde.